Geçinmek mucize oldu, maaşlar eriyor maliyetler artıyor

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (Türk-İŞ) Eylül 2025 verilerine göre, ülkede yaşam maliyetleri vatandaşın gelirine ciddi şekilde yük bindirmeye devam ediyor. Konfederasyonun yaptığı güncel hesaplamalara göre, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 27 bin 970 TL’ye ulaşırken, bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyeti ise 36 bin 305 TL olarak belirlendi. Türk-İŞ, her ay düzenli olarak yaptığı açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasına göre özellikle son bir yılda temel ihtiyaç fiyatlarında kaydedilen artışlar, vatandaşın bütçesini önemli ölçüde zorluyor.
YAŞAM MALİYETLERİ ARTIYOR
Son verilerde dikkat çeken bir diğer detay ise, bekar çalışanların yaşam maliyetinde görülen yüksek artış. Tek başına yaşayan bir çalışanın sadece gıda ve temel giderler için ayda 36 bin 305 TL harcaması gerektiği hesaplandı. Bu rakam, birçok çalışan için mevcut maaşlarla karşılanması güç bir seviyeyi işaret ederken, ekonomik eşitsizliğin giderek derinleştiğini ortaya koyuyor. Uzmanlar, artan enflasyon ve yaşam maliyetlerinin özellikle düşük gelirli aileleri ve asgari ücretle çalışanları olumsuz etkilediğine dikkat çekiyor.
YOKSULLUK SINIRI YÜKSELDİ
Son dönemde temel gıda fiyatlarındaki yükselişin, açlık sınırının artmasında başlıca etkenlerden biri olduğu da vurgulanıyor. Türk-İŞ’in araştırması, aynı zamanda yoksulluk sınırının da yükseldiğini gösteriyor. 4 kişilik bir ailenin sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi için gereken minimum gelir artış göstermeye devam ederken, mevcut ekonomik tabloda bu seviyelere ulaşmak birçok aile için hayli zor görünüyor.
GÖSTERGELER NE DİYOR?
Ekonomist Prof. Dr. Veysel Ulusoy ise “2018 yılından bu yana oynaklığı artan tüm makroekonomik göstergeler günümüzde de devam ediyor. Yeni nesil kusursuz bir krizi tecrübe eden ülkemizde politik manipülasyonlar bu uzun süreli bunalımın ana çatısını oluşturuyor. Önceki krizlerden yaklaşık 6 ayda düzlüğe çıkan ülkemizde bu uzun süreli buhranın daha yıllarca süreceğini belirtmek isterim. Tüm makro ve mikroekonomik değerler bugün düzelse bile toplumsal refahın 15 yıl önceki seviyeye ulaşabilmesi için 15 yıla ihtiyaç vardır. Bu arada, kişi başına düşen milli gelirin de acilen artması bir diğer gerçek olarak karşımıza çıkıyor” ifadelerini kullandı.

ASGARİ ÜCRET DETAYI
Ekonomist Prof. Dr. Cem Başlevent ise nasıl düzlüğe çıkacağımız sorusunu şu sözlerle yanıtladı:
“2021-2023 döneminde sabit gelirlilerin kazançlarında önemli artışlar olmuştu. Ancak bu çok da sürdürülebilir değildi. Nitekim 2024 yılının Temmuz ayında asgari ücrete artış yapılmaması ile birlikte reel ücretlerde düşüş başladı. 2023 seçimlerinden bu yana uygulanan yüksek faiz politikaları da ekonominin hızla büyümesini engellediği için istihdam olanakları da sınırlı ve işverenler çok yüksek ücretler ödemeye gönüllü değiller ve fazla olanakları da yok. Dolayısıyla emekçilerin daha iyi şartlarda yaşayabilmeleri, daha iyi ücretler kazanmaları için mevcut ekonomi programının başarıya ulaşması gerekiyor. Enflasyonun düşmesi ve faizlerin gerilemesiyle birlikte ekonominin canlanmasının ücretlere de yansımasını beklemeliyiz. Ayrıca, seçimler yaklaşırken emeklilere ve asgari ücretlilere yapılacak daha cömert zamlar, diğer çalışanlara da kısmen yansıyacaktır.
[email protected]
Kaynak: Web Özel