2025-2026 Eğitim Öğretim Yılında Eğitim ve Bilim Emekçilerine Mektup
Sevgili Eğitim ve Bilim Emekçisi Arkadaşım
Merhaba,
Bugün eğitim iktidarın bilinçli politikalarıyla hepimiz için ağır bir yüke dönüştürüldü. Bu düzenin adı eşitsizliktir, yoksulluktur, güvencesizliktir. Yönetenler gerçek sorunlara çözüm üretmek yerine toplumu yapay tartışmalarla oyalıyor. Çocukların ve emekçilerin geleceğini çalıyor.
Her dört çocuktan biri aç karnına okul sıralarında oturuyor, sadece okul tuvaletinden içtiği suyla bir gününü geçiriyor. Sınav odaklı eğitim öğrencilerin hayallerini yok sayıyor. Birçoğunu eğitim dışına itiyor. Bu tablo sadece başarısızlığın değil bu düzenin yarattığı umutsuzluğun da fotoğrafıdır.
ÇEDES ve benzeri projelerle laik ve bilimsel eğitim adım adım tasfiye edilirken, kamu kaynakları özel okullara aktarılıyor. Böylelikle eğitim, parası olanın erişebileceği bir ayrıcalığa dönüştürülüyor.
MESEM’lerde çocuklarımız ölüyor, yaralanıyor. İktidarın ve sermayenin işlediği bu cinayetler, çocuk işçiliğini meşrulaştırıyor.
Eğitim ve bilim emekçileri olarak güvenceli, kadrolu çalışma hakkımızdan giderek uzaklaştırılıyoruz. Yüz binlerce öğretmen atama beklerken, ücretli öğretmenler açlık sınırının altında sömürülüyor. Akademisyenler, yardımcı hizmetliler, teknisyenler angaryaya mahkûm ediliyor. Güvenceli çalışma güvenli gelecek hakkımız gasp ediliyor. Üniversiteler özerkliğini yitirmiş durumda, öğrenciler barınma beslenme krizi ile boğuşuyor gençlerimiz tarikat ve cemaat yurtlarına mahkûm ediliyor.
Öğretmenlik Meslek Kanunu iş barışını yok ediyor, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile çocuklarımıza dinci, gerici, ırkçı bir eğitim dayatılıyor. Kısacası eğitim çocuklarımızın ve emekçilerin değil, iktidarın ve sermayenin çıkarlarına göre şekillendiriliyor.
Ama bütün bu tabloya rağmen umutsuz değiliz! Çünkü biz varız, Eğitim Sen var!
Neden Eğitim Sen?
Çünkü Eğitim Sen, güvencesizliğe karşı güvencendir.
Çünkü Eğitim Sen, cinsiyet eşitlikçi, laik, bilimsel, kamusal ve anadilinde eğitimin en kararlı savunucusudur.
Çünkü Eğitim Sen, ayrımcılığa karşı eşitliğin sesi, dayanışmanın adresidir.
Çünkü Eğitim Sen, yalnız bırakılmamanın, örgütlü mücadelenin adıdır.
Çünkü Eğitim Sen, sadece Türkiye’de değil, dünyada da tanınan tek eğitim sendikadır; sesimizi dünyaya duyurur.
Unutma Eğitim Sen, yalnızca öğretmenlerin değil idari, teknik ve yardımcı personelden; şef, hemşire, güvenlik görevlisi ve akademisyene kadar tüm eğitim ve bilim emekçilerinin sendikasıdır.
Sevgili Arkadaşım,
Bugün yan yana gelmenin, birleşmenin, örgütlü mücadelenin günüdür. Seni yüz yılı aşan mücadele geleneğini bugünlere taşıyan EĞİTİM SEN çatısı altında birleşmeye çağırıyorum.
Çünkü;
Eğitim Sen varsa umut var!
Eğitim Sen varsa mücadele var!
Haydi gelin bu karanlığı birlikte dağıtalım, geleceğimizi birlikte kuralım!
KEMAL IRMAK
EĞİTİM SEN GENEL BAŞKANI
Mektup için tıklayınız.
Eğitim-Sen